Doğu Marmara Kalkınma Ajansı (MARKA) Genel Sekreteri Erkan Ayan, Sakarya’da Raylı Sistemler İhtisas Organize Sanayi Bölgesi kurulabileceğini söyledi.
Türkiye Ulaşım ve Haberleşme Stratejisi’nde “Cadde tramvayı, metro, hafif metro, monoray, hızlı tren seti, tünel teknolojileri ile manyetik tren teknolojilerinin” geliştirilmesi için girişimcilere yönelik devlet yardımları artırılarak en az yüzde 50 yerli muhteva mecburiyeti getirilmesinin hedeflendiğini ifade eden Ayan, tasarım ve ürün geliştirme, yerli parça oranını artırma, yeni projelerde tasarım-geliştirme-prototip-kalıp gibi üretim öncesi tüm safhalarda yerlileşme sağlanmaya çalışıldığını belirtti. Ayan, gerek hükümetin gerekse yerel yönetimlerin mevcut raylı sistem projeksiyonları değerlendirildiğinde, kamu tarafından 2023 yılına kadar demiryolu sektörüne 70-100 milyar TL harcama yapılmasının beklendiğini kaydetti. Yatırımın yüzde 50’sinin yerli olacağı şartı koşulacağından özellikle vagon, EMU ve DMU üretiminde Sakarya’nın ülke genelinde en avantajlı il ve cazibe merkezi olarak ortaya çıktığını belirten Ayan, Sakarya’da Raylı Sistemler Organize Sanayi Bölgesi kurulmasının bölge ve ülke sürdürülebilir kalkınmasında önemli katkı sağlayacağını söyledi. Ayan, raylı sistemler ve raylı sistemler yan sanayinin yerlileştirilmesinin, yenilikçi ve rekabetçi anlayışla ihtisas alanı olarak kümelenmesinin Sakarya’ya ve ülkeye büyük kazanımlar getireceğini belirtti.
Sakarya’nın Demiryolu Sektörü Kümelenme ve İhtisaslaşma Potansiyeli değerlendirildiğinde, çok önemli özelliklere sahip olduğunu ifade eden Ayan şunları söyledi; ”Sakarya’da halihazırda sektörün ihtiyaç duyduğu pek çok unsurun üretiminin yapılıyor olması. Sektörü destekleyici makine-teçhizat ve otomotiv yan sanayiinin bölgede yoğunlaşmış olması. Sakarya’nın demiryolları için avantajlı jeo-stratejik konumu, kentsel kullanıma yönelik üretilecek demiryolu taşıtlarının üretiminin dışarıya bağımlı olması ve devletçe destekleneceğinin belirtilmesi. Bunların hepsi Sakarya için büyük avantaj.”
Ayan, dünya genelinde demiryolu sektörüne verilen önemin arttığını belirterek, ”Çünkü hareketlilik, trafik yoğunluğu, trafik kazaları ve çevre gibi temel sorunların alternatif çözümlerini bünyesinde barındıran tek ulaşım türü demiryollarıdır. Yüksek hızlı tren işletmeciliğinin gelişmesi ile birlikte demiryolları, yolcu taşımacılığında önemli bir pazara sahip olmuştur. Bu pazarda demiryolları, karayolu ve havayoluna göre tercih edilir bir alternatif haline gelmiştir. Bu olumlu gelişmelerin devamını amaçlayan ülkeler, Trans Avrupa ve Trans Asya gibi uluslararası ağlar ve koridorlar oluşturmak ve aynı zamanda diğer ulaşım türleri ile bütünleşmeyi sağlamak için işbirliğine gitmişler ve bu yönde önemli kararlar almışlardır. Ayrıca, kentsel toplu taşımada en avantajlı tür raylı sistemler olduğundan bu alan da gelişme potansiyelini yoğun olarak göstermektedir” dedi.
Türkiye Ulaşım ve Haberleşme Stratejisi’nde yer alan hedefler doğrultusunda sektöre yönelik olarak demiryolu hattı üretimi ve demiryolu taşıtı temini artacağını ifade eden Ayan, ” Bu kapsamda, mevcut çeken ve çekilen araç parkının yenilenmesi beklenmektedir ve 180 YHT Seti, 300 Lokomotif, 120 EMU, (elektrikli tren seti) 24 DMU, (dizel tren seti) ve 8 bin Vagon temin edileceği belirtilmektedir. Bunlar arasında Vagon, DMU, EMU üretimi Sakarya’da yer alan başta Türkiye Vagon Sanayii A.Ş. (TÜVASAŞ) ve Güney Kore menşeili EUROTEM ile birkaç daha küçük ölçekli işletmede yapılmaktadır. Türkiye’deki diğer kümenlenme çalışmaları ve TÜLOMSAŞ’la entegre olacak ve vagon ve tren setlerinin Sakarya bölgesinden karşılanması beklenecektir. Yan sanayi etkisi de çarpan etkisi oluşturacaktır” dedi.
Kaynak : Haber fx
İlk yorum yapan olun