Robat Kontrol raylı ulaşım sektörüne çok özel çözümler sunuyor

Robat Kontrol raylı ulaşım sektörüne çok özel çözümler sunuyor :Robat Kontrol, raylı ulaşım sektörüne yüksek mühendislik gücü ve yenilikçi vizyonuyla çok özel çözümler sunuyor. Robat Kontrol Genel Müdürü Murat Yeşiloğlu; “Yerli teknolojinin gelişmesi için üzerimize düşen görevi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. gerek dingil sayar sistemlerin Türkiye`de yaygınlaşması ve gerekse kent içi raylı sistem sinyalizasyonunda tamamen yerli çözümlerimizin çeşitli illerde uygulamaya geçmesi için yoğun bir çalışma içerisindeyiz” diyor.
Robat Kontrol ve Setray olmak üzere iki kanaldan raylı ulaşım sektörüne hizmet sunan firma, İstanbul Teknik Üniversitesi içerisindeki ARI Teknokent’te faaliyet göstermesiyle uyumu olarak, bir mühendislik ve Ar-Ge şirketi. Sektöre çok çeşitli hizmetlerle fayda sunan firma üzerine aynı zamanda akademisyen olan Genel Müdür Murat Yeşiloğlu ile görüştük. Yeşiloğlu röportajımızda özellikle Frauscher dingil sayar sistemleri üzerinde durdu ve 2016’da gerek dingil sayar sistemlerin Türkiye’de yaygınlaşması ve gerekse kent içi raylı sistem sinyalizasyonunda tamamen yerli çözümlerimizin çeşitli illerde uygulamaya geçmesi için yoğun bir çalışma içerisinde olacaklarını söyledi.
Robat Kontrol ve Setray olmak üzere iki kanallı bir şirkete sahipsiniz. Yapılanmanız hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Robat Kontrol, Nisan 2011’de kurulmuş bir Mühendislik ve Ar-Ge firmasıdır. Setray ise Ağustos 2015’de Robat Kontrol’ün satış kanalı olarak kuruldu. Buradaki temel yaklaşımımız; Ar-Ge gerektiren tüm işler önce Robat Kontrol tarafından proje olarak alınıyor. Sonrasında Setray üzerinden satışı yapılıyor. Ar-Ge gerektirmeyen diğer tüm uygulama projeleri Setray üzerinden ilerliyor.
Başlıca projelerinizden bahseder misiniz?
Yaptığımız işlerden kısaca bahsedeyim. İlk olarak yüksek güvenlikli makas denetim modülü projemiz var. Bu projemizde geliştiridiğimiz ürün, demiryollarında yaygın olarak kullanılan ve 4 kablo standardına uygun olarak 3 fazlı AC makas motoru için tasarlanmıştır. Ulusal Demiryolu Sinyalizasyon Projesi kapsamında Aydın – Denizli demiryolu hattındaki tüm istasyonlarda kullanılmaktadır.
Bir diğer çalışmamız, İstanbul – Ankara Hızlı Tren Hattı üzerinde bypass hattı olarak tabir edilen konvansiyonel kesime ilişkin demiryolu merkezi trafik kontrol sistemi geliştirilmesi ve uygulanmasıdır. Sapanca, Arifiye, Doğançay ve Ali Fuat Paşa İstasyonları olmak üzere toplam 60 km’lik bir bölgenin kumandası buradan yapılmaktadır. Kendi tasarımımız olan giriş-çıkış kartlarımız vasıtasıyla mevcut olan tüm saha verileri elektronik donanım ile okunup yine kendi geliştirdiğimiz uzak mesafe haberleşme birimleri tarafından bu bilgiler kumanda merkezine aktarılıyor. Kumanda merkezi yazılımı ön filtreleme yaparak anklaşmana yanlış komut gitmesini engelliyor ve böylelikle sahadaki mevcut röleli anklaşmanın kilitlenme problemini engellemiş oluyor. Arifiye’de kurduğumuz bu kumanda merkezi, bize referans olan önemli bir projedir.
Arifiye’de kurduğumuz kumanda merkezi için geliştirdiğimiz uzak mesafe bilgi haberleşme sistemi de sonradan ayrı bir ürün haline geldi. Saha Bilgi İletim Sistemi adını verdik buna. TLE denilen ve 1990’larda Nippon Signal adlı Japon firma tarafından tüm Türkiye sathına kurulan haberleşme sisteminin yerine geçecek yüksek teknoloji temelli bir haberleşme sistemi oldu bu Saha Bilgi İletim Sistemi. Burada mühendislik anlamında zorlayıcı konu; bakır kablo üzerinden 25 kilometre boyunca noktadan noktaya veri aktarmanız gerekiyor. Bakır kablo üzerinden haberleşme sistemlerinde 25 kilometre çok iddialı bir mesafe. Sıkça yaşanan arızalardan dolayı 2014’te TLE sisteminin tüm yurtta bölge bölge yenilenmesi kararı alındı. İlk etap olarak 03.11.2015’te yapılan Çerkezköy – Kapıkule hattı TLE yenileme ihalesini Robat Kontrol firması kazandı.
Ayrıca ve özellikle Frauscher Dingil Sayar Sistemlerinden de bahsetmek istiyorum. Dingil sayar ya da aks sayıcı konusunda tartışmasız olarak dünya lideri olan Frauscher bir Avusturya firmasıdır. Ana hatlar, kent içi ulaşım ve endüstriyel hatlar olmak üzere tüm raylı ulaşım sektörüne hitap eden bu dingil sayar sisteminin, Alman Demiryolları örneğinde olduğu gibi ileride ülkemizde de ana hatlarda kullanılması için çaba sarfediyoruz. Robat Kontrol, Frauscher’in Türkiye tek temsilcisidir. Frauscher’in ülkemizdeki bazı referansları arasında; Marmaray, Hasanbey Lojistik Merkezi, İzmir Çiğli Depo, Bursa Hafif Raylı Sistemi’ni sayabiliriz.
Bu sistemin Türkiye’de ana hatlarda kullanılmamasının gerekçeleri nelerdir?
TCDD hatlarında apleti (düzleşmiş, aşınmış) teker vakası ile sıkça karşılaşılıyor. Apleti tekerden en çok raylar etkileniyor. Hatta bu durum zaman zaman ray üzerinde kırıklara dahi yol açabiliyor. Tren tespiti için kullanılan ray devrelerinin raydaki kırığı tespit edebilme fonksiyonu da var. Ancak esas işlevi tren tespiti olan bu sensörün ray kırığı tespit fonksiyonu SIL4 güvenlik sertifikasına sahip değildir. Esasen, pratikte ray devrelerinin bu ek fonksiyonlarının başarı düzeyi tartışmaya açık bir konudur. Dingil sayar sistemlerin ray kırığı tespit etme gibi bir fonksiyonu yoktur. Genel olarak, süregelen uygulamada TCDD sinyal ihalelerinde tren tespit sisteminin aynı zamanda ray kırığını da tespit etmesi istenildiği için dingil sayar sisteminin TCDD hatlarında kullanılmasının önü büyük oranda kesilmiş oluyor. Alman Demiryolları örneğine baktığımız zaman sinyalizasyon sistemleri ile altyapı problemlerini tespit eden sistemlerin birbirinden tamamen ayrı tutulduğunu görmekteyiz. İnanıyoruz ki yakın bir zaman içinde TCDD de bu ayırımı yapacaktır. Ray devresi düzenli bakım gerektirir ve ortam şartlarının balast direncini değiştirmesi durumundan etkilenir. Oysa Frauscher dingil sayar sistemleri bakım gerektirmiyor ve ortam şartlarından etkilenmiyor. Bunlar işletme açısından çok önemli avantajlar.
Sinyalizasyon sistemi bilgimizle, SIL4 PLC üzerinde yazılım geliştirme konusundaki tecrübemizi ve Frauscher dingil sayar sistemleri konusunda uzmanlığımızı bir araya getirdiğimizde ortaya hemzemin geçit çözümü çıktı. Bu sistemin SIL4 sertifikasyonunu engel tespit (obstacle detection) özelliği katarak gerçekleştiriyoruz.
Sinyalizasyon çalışmalarının yanında ölçüm sistemleri üzerine de çalışmalarınız var. Biraz bu konuda yürüttüğünüz projelerle ilgili bizlere bilgi verir misiniz?
Bu konuda öncelikle “Tren Gabarisi Ölçüm Sistemi”nden bahsetmek istiyorum. Robat Kontrol bu sistemi TEYDEB desteği alarak gerçekleştirmiştir. Bir yük treni üzerindeki yük seyehat boyunca oluşan dinamik etkilerden dolayı kayabilmektedir. Sanat yapılarına çarpmaması için yük gabarisi denilen sınırlar içerisinde kaldığından emin olmak gerekir. Örneğin yük gabarisine uygun olmayan bir tren tünele girerken kazaya neden olacaktır. Bunun ilk uygulamasını Menemen İstasyonu öncesinde Emiralem İstasyonu’na bir adet ve Selçuk İstasyonu öncesinde Çamlık İstasyonu’na bir adet olmak üzere toplam iki adet ölçüm sistemini TCDD 3. Bölge Müdürlüğü’ne yapıyoruz.
Halen devam etmekte olan bir diğer TEYDEB projemiz ise “Pantograf Denetim Sistemi”dir. Hareket halindeki trenin varlığını ve hızını dingil sayar sistemiyle tespit ediyoruz ve sistemi devreye alıyoruz. Daha sonra lazer sistemle pantografın tam konumunu belirleyip pantograf kömüründeki kırık, çatlak, aşınma problemlerini anında otomatik olarak analiz edip raporlandırıyoruz. Bu sistemin 2017 yılı başında satışa hazır hale gelmesini hedefliyoruz.
Katener Ölçüm Sistemi ile uzun bir süredir uğraştığınızı biliyoruz. Geldiğiniz noktayı açıklar mısınız?
Katener ölçümünde ilk işimizi İstanbul’da Kadıköy – Kartal metro hattında DTK adında bir Alman firmadan destek alarak yapmıştık. İşin adı Katener – Pantograf Dinamik Ölçümü olarak geçmekte ve katener yüksekliği ile dezeksmanı dinamik ölçümünü, pantograf – katener arası darbe ölçümünü, her iki pantograf kömüründen ayrı ayrı akım ölçümünü, katener gerilimi ölçümünü, ısıl (termal) ölçümü, pantograf karakteristiği incelemesini kapsamaktadır. Bu, Türkiye’de yapılan en detaylı raporlandırma çalışmasıdır. Burada sunulan hizmetten duyulan memnuniyetin bir sonucu olarak, İstanbul Ulaşım A.Ş. her yeni hattın geçici kabulü öncesinde bu çalışmanın yapılması kararını aldı.
Temassız Katener Ölçüm Sistemini bir yerli firma sponsorluğunda geliştirdik. Daha sonra sponsor firma bu alanda devam etmek istemediğini açıkladı. Biz sistemi daha da geliştirmeye devam ettik. Ancak gelinen noktada katener ölçümüne ilişkin şartların ülkemizde maalesef yeterince olgunlaşmadığını görüyoruz. Bu önemli teknolojiye sahip ilk ve tek yerli firma olmaktan gurur duyuyoruz. Bu sistemin önleyici bakım (preventive maintenance) anlamında öneminin yakın zamanda artacağına inanıyoruz. Katener ölçümüyle ilgili olarak ayrıca geliştirdiğimiz “Katener ve Ekartman Ölçüm Cihazı”mız da bulunmaktadır. Kalibrasyon cihazı ve noktasal ölçüm amaçlı portatif cihaz olarak kullanılmaktadır. Uluslararası akredite firma tarafından verilmiş ölçüm hassasiyeti sertifikası vardır.
Çalışmalarınızın tümünde varılmak istenen temel gaye için “güvenlik” diyebiliriz. Siz ne dersiniz bu konuda? Tüm projelere kattığınız, katmayı hedeflediğiniz şeyler nelerdir?
Her şeyin güvenlik üzerine kurgulandığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Teknoloji geliştirme odaklı bakıyoruz raylı sistemlere. Yerli teknolojinin gelişmesi için üzerimize düşen görevi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Şirketi kurduğumuzdan itibaren geçen beş yıl içinde önemli mesafe katettiğimize ancak bunun sadece bir başlangıç olduğuna inanıyoruz.
2016 yılında sektör ve kendi firmanız için ne gibi beklentileriniz bulunuyor?
Bizim bu yıldan büyük beklentilerimiz var; gerek dingil sayar sistemlerin Türkiye’de yaygınlaşması ve gerekse kentiçi raylı sistem sinyalizasyonunda tamamen yerli çözümlerimizin çeşitli illerde uygulamaya geçmesi için yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Buna endüstriyel hatlar da dahildir. Halen İskenderun Demir Çelik fabrikasında yapmakta olduğumuz bir uygulamamızı örnek verebilirim.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*