Raylı Sistemlerede 100 Milyar Euro’luk Yerlileştirme

rayli sistemlerede 100 milyar euroluk yerlilestirme
rayli sistemlerede 100 milyar euroluk yerlilestirme

Anadolu Raylı Ulaşım Sistemleri Kümelenmesi Koordinatörü Dr. İlhami Pektaş, 2035 yılına kadar raylı sistemlere 100 milyar Euro yatırım yapılması planladığı bilgisini verdi. Pektaş, burada alınacak araçların Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve ARUS üyelerinin katkısıyla yerli ve millileşeceğini vurguladı.

Anadolu Raylı Ulaşım Sistemleri Kümelenmesi (ARUS), Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi İşbirliği Programları Dairesi Başkanlığı ile birlikte OSTİM’de Sanayi İşbirliği Projeleri (SİP) Çalıştayı düzenledi.
Çalıştayın açılışında Türkiye’deki raylı sistemler ve yerli üretimi hakkında bilgilendirme yapan ARUS Koordinatörü Dr. İlhami Pektaş, raylı sistemlerin maliyetlerinin yerli katkı şartıyla yarı yarıya düşürüldüğünü belirtti.
Raylı sistemlerin yerlileştirilmesinin ülke ekonomisine katkılarına değinen Pektaş, ARUS üyelerine, “Sizlerin sayesinde yerli ve milli ürünlerimizi şehirlerimize aktarmaya başladık.” dedi.

12 tane raylı sistem kullanan belediye var
Türkiye’de 1980-2012 arasında raylı sistem araçlarına 7 milyar Euro, tamir bakım içinde 15 milyar Euro harcandığına dikkati çeken Pektaş, 2035 yılına kadar raylı sistemlere 100 milyar Euro yatırım yapılması planladığı bilgisini verdi. Pektaş, burada alınacak araçların Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve ARUS üyelerinin katkısıyla yerli ve millileşeceğini vurguladı.

Kamu alımlarında yerli ve milli ürünlerin kullanılmasına yönelik başlatılan Sanayi İşbirliği Projeleri (SİP) ile belediyelerin raylı sistem ihalelerinde yerli ürünleri tercih etmelerine yönelik avantajlar sunduğunu vurgulayan Pektaş, “12 tane raylı sistem kullanan belediyemiz var. İstanbul, Bursa, Kocaeli, Kayseri, Samsun, Antalya ve İzmir’de kullanılan raylı sistemlerde yerli katkı mevcut.” bilgisini aktardı.

“Yüzde 51, sanayileşme tecrübesi oldu”
OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, merhum Prof. Dr. Sedat Çelikdoğan’ın raylı sistemlerin yerlileştirilmesi konusundaki çalışmalarını hatırlattı.

Ankara Metrosu’nun 200’e yakın parçasını yerlileştirdiklerini anlatan Aydın, “Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanımız Sayın Nurettin Özdebir’in de bize verdiği destek ve katkıyla, Ankara Metro ihalesine yüzde 51 yerli katkı şartı konulması için çalıştık. Bakanlık metro ihalesine bu şartı koydu ve Türkiye’de bir paradigma değişikliği oldu. Bizim içinde bir sanayileşme tecrübesi oldu. Yabancı firmaların bize bakışları çok değişti. Bu ekosistemden de ARUS çıktı.” dedi.

Sektörde yaşanan gelişmelerle birlikte Bozankaya ve Durmazlar gibi raylı sistemlerin tamamını yerli yapmak üzere firmaların çıktığını vurgulayan Aydın, “Belediyelerin ihtiyaç duyduğu araçları firmalarımızla yapabiliriz. Şu anda bu noktaya geldik. Bunun arkasında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndaki arkadaşların çok ciddi katkısı oldu. Otomobilde kaçırdığımız fırsatı burada yakalayabiliriz. Biz yapacağız başka yolu yok.” ifadelerini kullandı.

Aydın, raylı sistem ihalesini alan yerli firmaların da tedarik konusunda yine yerli firmaları tercih etmesi gerektiğine dikkati çekti.

Türkiye’de ilk olacak
Samsun Belediyesi SAMULAŞ A.Ş. yetkilisi Serkan Salmaz, 3 farklı markadan toplamda 29 adet araca sahip olduklarının bilgisini verdi. Salmaz, bu araçların yedek parçalarını stoklamanın maliyetlerinin yüksek olduğunu bu yüzden yerlileştirme çalışmalarına yöneldiklerini anlattı.

Tekerlek bandaj çalışmasını yerli firmalarla yaptıklarını kaydeden Salmaz, yerlileştirme konularında SAMULAŞ’a katkı yapacak firmalarla görüşmek istediklerini vurguladı.

Yerlileştirme çalışmalarının hizmetlerin sürdürülebilirliği ve ekonomik olması açısından önemli olduğunu ifade eden Serkan Salmaz, “11 adet raylı sistem aracını SİP modeliyle tedarik edeceğiz. Türkiye’de bir ilk olacak. ” dedi.

“Yerlisi var mı? düşünmek gerek”
ASO Başkanı Nurettin Özdebir, günümüzdeki ekonomik sorunların, yerli ve milli ürün kullanarak aşılabileceğini ifade etti. Özdebir, “81 milyon tek tek en ufak bir şey de satın alırken bunun yerlisi var mı? diye düşünmek gerek.” dedi.
Cari açık probleminin çözümü için daha fazla üretimi işaret eden Özdebir, yüzde 51 yerli şartının artık birçok ihalede minimum şart olarak konulmaya başlandığını dile getirdi.

Savunma sanayiindeki başarılara vurgu yapan Özdebir, Türkiye’nin buradaki çalışmalarla özgüveni yeniden kazandığını vurguladı. Özdebir sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ülkede bizim daha çok şeyi yerli yapabilmemiz lazım. Bizim insanımızın kabiliyeti şu ankinin çok çok fevkinde. Üretmeyen ülkeler başkaları tarafından yönetilmeye mahkumdur. Çünkü bazen paranız olsa bile size vermiyorlar. Size verseler bile siz yapamıyorsunuz diye farklı fiyat uyguluyorlar. Almanya’ya 10 liraya sattığı malı bize 15 liraya, Afrika’ya da 20 liraya satmaya çalışıyor. Bunun önüne geçmemiz açısından bu yapılan toplantılar da son derece önemli.”

Bozankaya’nın Tayland’ın başkenti Bangok’a yaptığı metroları hatırlatan Özdebir, araçların Türkiye’de alınan metro araçlarıyla kıyaslanmayacak kadar kaliteli olduğunu vurguladı. Özdebir’de yerli firmaların da yerlileştirme çalışmalarında azami gayreti göstermeleri gerektiğini hatırlattı.

“İhaleler toplulaştırılmalı”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi ve Verimlilik Genel Müdürlüğü Ulaşım Araçları Daire Başkanı İsmail Aktaş, sanayinin gelişmesi ve uluslararası alanda rekabet edebilmesi için çalıştıklarını kaydetti. Aktaş bunun için de öncelikle Türkiye’de üretilen ürünleri kullanmayı amaçladıklarını aktardı.

Sanayinin rekabetçiliği için en önemli aracın kamu alımları olduğunu ifade eden Aktaş, “Kamu alımlarıyla sanayimizi geliştirmek ve envanterimizde bu sistemlerin kullanılabilirliğini artırmak istiyoruz.” dedi.

Raylı sistemlerde bir planlama eksikliği olduğunu tespit ettiklerini dile getiren Aktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “İhalelerin toplulaştırılması gerektiğini düşünüyoruz. Biz kamu olarak çalışıyoruz. Kamu alımları bizim için çok büyük bir fırsat. Bunu değerlendirmek için de Bakanlığımızın en önemli araçlarından bir tanesi SİP. Bu 2018 Şubat ayında resmi olarak Bakanlar Kurulu tarafından onaylandı. Cumhurbaşkanı tarafından da onaylanarak yönetmelik yürürlüğe girdi.”

KOBİ’lerin payı SİP’le belirleniyor
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı SİP Daire Başkanı Hande Ünal, Sanayi İşbirliği Projelerinin uygulama ve esasları hakkında bilgi verdi. SİP’in Kamu İhale Kanunu’ndaki bir istisnadan yola çıkmış bir alım modeli olduğunun altını çizen Ünal, normal şartlarda yapılan kamu ihalelerinde tüm sürecin ilgili idare bünyesinde yürütüldüğünü anlattı.
SİP uygulamasında her ihalenin içindeki sanayi ve teknoloji katılım bölümünü artık Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütüldüğünü dile getiren Ünal, “SİP’e tabi olarak alım yapacak olan idaremiz, ihalenin açılması, tekliflerin alınması ve ilgili firmanın değerlendirmesi süreçlerini Bakanlığımızla koordineli olarak yürütmek zorunda. Bu ihalenin içinde ürünün nerelerinin yerli olması, bir ihracat ve teknolojik iş birliği boyutunun olup olmayacağı, yan sanayinin nasıl katılacağı, KOBİ’lerimize ne kadarlık iş payı verilecek gibi hususları biz belirliyoruz.” dedi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yetkilileri ARUS üyelerini SİP konusunda bilgilendirdi. ARUS üyeleri daha sonra ikili iş birliği görüşmeleri gerçekleştirdi. (OSTİM)

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*