Van Lojistik Merkez Projesi İçin Kollar Sıvandı!

van lojistik merkez projesi icin kollar sivandi
van lojistik merkez projesi icin kollar sivandi

Konumuyla hem bölgenin hem de ülkenin en önemli kentlerinden birisi olan Van’ı lojistik merkez haline getirecek olan Van Lojistik Merkez Projesi için kollar sıvandı. Van’ın hem konumunu güçlendirecek hem de ekonomik olarak şaha kaldıracak proje tüm detayları ile çalışıldı. Hedefler ve takvim belirlendi. Tek eksik projenin uygulanma kararı alınıp startının verilmesi.

Geçtiğimiz yıllarda da gündeme gelen Van Lojistik Merkez Projesi için şimdiye kadarki en somut adımlar atıldı. Van’ın bölgedeki önemli konumunu kullanarak yapılması planlanan Lojistik Merkez için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ‘Van İli Lojistik Merkez Fizibilite Raporu’ hazırlattı. Kordinasyon alanında Van, Bitlis, Hakkari, Muş gibi illerden oluşan TRB2 bölgesinde faaliyet gösteren DAKA eliyle hazırlatılan rapor Van Valiliği ev sahipliğinde kamuoyuna duyruldu. Van’ın sanayisinin, iç ve dış ticaretinin gelişmesi noktasında oldukça önemli bir proje olarak tasalanan Lojistik Merkez’e dair tüm detayların paylaşıldığı toplantıda kent ve bölge ekonomisine can suyu olacak projenin ve maliyetleri de duyruldu. Van Valisi Mehmet Emin Bilmez’in katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda projenin Van’da yaratacağı etki ve avantajlar bahsedilirken 2020 yılında hayata geçirilmesi halinde 10-15 yıl içerisinde Van’a devasa katkıların sağlanacağının altı çizildi. Şu aşamada proje olarak dillendirilen Lojistik Merkez için gözler şimdi Bakanlığın uygulama kararı alıp Van’ı Türkiye’nin önemli lojistik merkezlerinden birisi ilan etmesinde.

Van Valisi Mehmet Emin Bilmez’in katılımıyla ‘Van İli Lojistik Merkez Fizibilite Raporu’ Tanıtım Toplantısı Alipaşa Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Van Valisi Mehmet Emin Bilmez’in katılımıyla “Van İli Lojistik Merkez Fizibilite Raporu Tanıtım Toplantısı” Alipaşa Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda TRB2 (Bitlis, Hakkari, Muş ve Van) Bölgesi’nde faaliyet gösteren Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) tarafından Van sanayisinin, iç ve dış ticaretinin gelişmesi, dolayısıyla TRB2 Bölgesi’nin ve ülkenin ekonomik kalkınmasının sağlanması konularındaki araştırmalara ve kararlara katkı sağlamak üzere, “Van İli Lojistik Merkez Fizibilite Raporu” kamuoyu ile paylaşıldı. Toplantıya, Van Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Necdet Takva, Ticaret Borsası Başkanı Naif Süer, Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Memet Aslan, DAKA Genel Sekreteri İbrahim Halil Güray, Van İŞGEM Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Gedik, MÜSİAD Van Şube Başkanı Muzaffer Bakan, TÜMSİAD Van Şube Başkanı Süleyman Güler, Van Demiryolları Lojistik Müdürü Bekir Calp, Van Gümrük ve Ticaret Müdürü Hayretin Yıldırım ve Van Şoförler Odası Başkanı Emin Tuğrul katıldı.

BİLMEZ: BÖLGE’DE EN BÜYÜK AVANTAJIMIZ İRAN
Toplantıda bir konuşma yapan Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, Van Valiliği olarak ellerinden gelen desteği ve katkıyı sunacaklarını ve hazır olduklarını belirtti. Ekonomik açısından lojistik merkezleri ve İran ilişkilerinin önemine vurgu yapan Bilmez, “Bölge’de en büyük avantajımız İran, ilişkiler noktasında bu yıl itibariyle geçmişle kıyaslandığında ticaretin gelişmesi noktasında çok daha işbirliğine açık diyebiliriz. Bunu geliştirmek için Urmriye heyetini burada ağırlayacağız. Sınır güvenliği ve diğer konularda da ciddi bir işbirliğimiz var. Ülke olarak stratejik bir bölgedeyiz, avantajlı bir bölgedeyiz. Bizim kent olarak buna hazır olmamız lazım. Projemizi ve alt yapımızı hazırlayalım. Elimizden ne geliyorsa gayretle birlikte umarım hem siyasi hem de bölgesel gelişmede kendi lehimize olacak bir döneme devrilir ve bizde bundan ciddi anlamda yararlanırız.” Dedi.

“LOJİSTİK MALİYETLERİN DÜŞÜRÜLMESİ REKABET AÇISINDAN ÖNEMLİDİR”
Toplantının açılış konuşmasını Brontes Danışmanlık adına Prof. Dr. Mehmet Tanyaş yaptı. Tanyaş yaptığı sunumda endüstriyel ve ticari gelişmenin önemli etmenlerinden bir tanesinin lojistik olduğuna dikkat çekti. Tanyaş, “Lojistik salt taşımacılığın ötesinde bir kavram olup kara, demir, deniz, hava ve kombine taşımacılığın yanı sıra depolama, paketleme, gümrükleme ve katma değerli hizmet faaliyetlerini de kapsamaktadır. Ürün satış fiyatı içinde lojistik maliyetlerin payı yüzde 10 ila yüzde 20 arasında olabilmektedir. Bu nedenle lojistik maliyetlerin düşürülmesi rekabet açısından önemlidir.” Dedi.

“LOJİSTİK ALTYAPI VE LOJİSTİK FAALİYETLERİN ETKİN BİR ŞEKİLDE YÖNETİLMELİ”
Tanyaş konuşmasının devamında, “Lojistik maliyetin yanı sıra ürün teslimat süresi ve zamanında teslimat oranının artırılması da önem arz eden diğer rekabet avantajlarından olup tümüyle lojistik yönetiminin etkinliği ve verimliliğine bağlı olarak değişebilmektedir. Dolayısıyla bir ülkenin, bölgenin, ilin ve mikro bazda şirketlerin gelişmesi ve büyümesi için lojistik altyapı ve lojistik faaliyetlerin etkin bir şekilde yönetimi gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı; Van ilinin sanayisinin, iç ve dış ticaretinin gelişmesi, dolayısıyla TRB2 bölgesinin ve ülkenin ekonomik kalkınmasının sağlanması konularındaki araştırmalara ve kararlara katkı sağlamak üzere, ‘Van İli Lojistik Merkez Fizibilite Raporu’nun hazırlanmasıdır.” Diye konuştu.

“LOJİSTİK MERKEZ OLABİLME POTANSİYELİNE SAHİP İLLERİN İÇERİSİNDE VAN GELİYOR”
Dünya’da lojistik merkezler küresel, uluslararası, bölgesel veya kentsel bazda olabileceğini belirten Tanyaş, “Verimli olmayan yatırımlardan kaçınmak için lojistik merkezin ölçeği, altyapısı ve içerdiği tesislerin iyi planlanması gerekmektedir. Bu çerçevede Van ilinin sanayi ve ticaret sektörlerinin incelenmesinin yanı sıra uluslararası, ulusal ve TRB2 bölgesinde bulunan diğer illerin etkileri de dikkate alınmıştır. Ülke politikalarını ve bölgesel dinamikleri dikkate aldığımızda, Türkiye lojistik vizyonuna göre stratejik öneme ve lojistik merkez olabilme potansiyeline sahip illerin içerisinde Van İli’ de bulunmaktadır. Bu amaçla ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı desteği ile ‘Van İli Lojistik Merkez Fizibilite Raporu’ istenilen kapsam ve başlıklara uygun olarak tamamlanmıştır. Bu çerçevede dünya lojistik sektörü incelenmiş ve uluslararası ticaret olan ilişkileri belirtilmiştir.” Şeklinde konuştu.

“KENTSEL LOJİSTİK KAVRAMI İÇİNDE LOJİSTİK MERKEZLERİ ÖNEMİ VE ROLÜ BELİRTİLMİŞTİR”
Avrupa Birliği’nin lojistik sektörüne yön veren ‘Beyaz Kitap’ın raporda özetlendiğini kaydeden Tanyaş, “Uluslararası ve ulusal ulaştırma koridorları ile lojistik merkezler arasında yakın ilişki vardır. Lojistik merkezlerin söz konusu koridorlar üzerinde kurulması son derece önemlidir. Bu çerçevede Türkiye’yi ilgilendiren uluslararası ulaştırma koridorları ve dünyadaki önemli lojistik merkezler açıklanmıştır. Türkiye lojistik sektörü ile ekonomi arasındaki ilişki ortaya konmuş, dış ticarete etkileri belirtilmiş ve karayolu taşımacılığı gibi alt sektörlere ait bilgiler verilmiştir. Kentsel Lojistik kavramı içinde lojistik merkezleri önemi ve rolü belirtilmiştir. Lojistik merkezlerin uygun yerlere kurulması, kapasitesinin doğru belirlenmesi ve içerisinde bulunacak alanların yerleşiminin iyi planlanması, yapılacak fizibilite çalışmalarının başarısına bağlıdır.” Diye konuştu.

TANYAŞ: TÜM FAALİYETLER İNCELENDİ
TRB-2 bölgesinin sosyo-ekonomik analizinin yapıldığını belirten Tanyaş, “Demografik yapı, temel sektörler, büyüme, dış ticaret ve ulaştırma alt yapısı incelenmiştir. Van ilinin uluslararası ve ulusal ulaştırma koridorları açısından değerlendirmesi yapılmış, özellikle İran üzerinden ticari hareketliliğin başlamasının en önemli tetikleyici faktör olacağı belirtilmiştir. Van ilinin sosyo-ekonomik analizi yapılmış, organize sanayi bölgeleri, küçük sanayi siteleri, gümrük, dış ticaret, toptancı halleri gibi lojistik sektörünü etkileyebilecek tüm faaliyetler incelenmiştir.” Dedi.

PAYDAŞLARIN ORTAK ÜRÜNÜ OLAN LOJİSTİK STRATEJİ VE EYLEMLER
Tanyaş konuşmasının devamında, 2014 yılında Van için yapılan SWOT (GZFT) analizinin, lojistik sektörü ile ilgili olanlardan hareketle literatüre dayalı bir GZFT analizinin yapıldığını hatırlattı. Tanyaş, “Van Lojistik merkezi olası kullanıcılarını temsilen 10 Eylül tarihinde Van Ticaret Borsası, Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van Karayolları 11.Bölge Müdürlüğü, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Van İl Müdürlüğü, Van Organize Sanayi Bölgesi Müdürlüğü, Ticaret Bakanlığı Doğu Anadolu Bölge Müdürlüğü, yüzüncü Yıl Üniversitesi, Van Ferit Melen Havalimanı DHMİ Müdürlüğü ve Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri ile yapılan görüşmeler sonucu elde edilen paydaş görüşleri de dikkate alınarak lojistik strateji ve eylemler belirlenmiştir. Lojistik Merkez için bir lojistik platform kurulması önerilmiş, bu platformun yönetişim yapısı, görevleri ve eylem planı verilmiştir.” Şeklinde konuştu.

“VAN LOJİSTİK MERKEZİNE RAKİP OLMA POTANSİYELLERİ SÖZ KONUSUDUR”
Tanyaş konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: “Van Lojistik Merkezine olan talebin belirlenmesinde ‘Van Organize Sanayi Bölgesi ve Lojistik Kent Demiryolu İltisak (Bağlantı) Hattı Fizibilite Etüdü’ çalışmasından yararlanılmış, ortaya konan üç senaryodan en olası esas alınarak 2040 yılına kadar projeksiyonlar oluşturulmuştur. 2040 yılında lojistik merkezin yük potansiyelinin 7.912.262 ton olacağı ve bunun 5.301.216 tonunun konteyner yükü olacağı öngörülmüştür. Lojistik merkezde hangi alt ve üst yapı tesislerinin olması gerektiği belirlenmiştir. Demiryolu terminalinin TCDD tarafından yapılacağı öngörülmüştür. Van’da kurulacak merkeze rakip merkezlerin neler olabileceği belirtilmiştir. TCDD tarafından gerçekleştirilecek iki yakın lojistik merkez; Kars ve Tatvan’dır. Dolayısıyla Van Lojistik Merkezine rakip olma potansiyelleri söz konusudur. Bu merkezlerden Kars yapım aşamasında, Habur ve Tatvan ihale ve kamulaştırma aşamasındadır. Kars lojistik merkezinin Van lojistik merkezine göre ayrı ulaştırma koridorları üzerinde olması nedeniyle rakip olamayacağı düşünülmektedir. Tatvan lojistik merkezi proje aşamasındadır. Eğer gerçekleşir ise Van lojistik merkezine çok önemli bir rakip olacaktır.”

“ALAN GEREKSİNİMİ 1.000.000 METREKARE OLARAK BELİRLENMİŞTİR”
Toplam alan ihtiyacının 591.900 metrekare olarak hesaplandığını kaydeden Tanyaş, “Genişleme alanı olarak 408.100 metrekare olarak öngörülmüş olup lojistik merkez için alan gereksinimi 1.000.000 metrekare olarak belirlenmiştir. Bu alan için bir genel vaziyet (yerleşim) planı önerisi yapılmıştır. Lojistik merkez yer seçiminde kriterler belirlenmiş ve bu kriterler çerçevesinde en uygun yerin organize sanayi Bölgesi yakınındaki bölge olduğu belirlenmiştir. Merkezin insan kaynakları yatırım uygulama projelerinin 2019 yılı içinde tamamlanması ve fiziki yatırıma 2020 yılı içinde başlanması, ilk etap yatırımlarının 2022’de tamamlanması öngörülmektedir. İkinci etap yatırımları için projelerin 2023 yılında tamamlanması, 2024 yılında ikinci etap yatırımlarına başlanması ve 2025 yılında tamamlanması öngörülmektedir.” İfadelerini kullandı.

“FİNANSAL ANALİZDE HEDEF YIL 2036 YILI KABUL EDİLMİŞTİR”
Demiryolu istasyonu ve tesislerinin 2025 yılında tamamlanmasının öngörüldüğünü belirten Tanyaş, “Detaylı yatırım planı mali değerlendirme tablolarında sunulmuştur. Merkezin hazine arazisi üzerine kurulacağı ve arazinin bedelsiz alınacağı, merkez yönetiminin altyapı ve sosyal tesisleri inşa etmesi ve arazileri tesviye ederek firmaların yatırımlarına hazır hale getireceği, firmaların ise kendi ihtiyaçlarına göre üst yapı yatırımları yapması öngörülmektedir. Yük hesabı, talep analizi ve diğer projeksiyonlar 2040 yılı hesaplamasına dayanmasına rağmen baş başnoktası 2035 yılında sağlandığından finansal analizde hedef yıl 2036 yılı kabul edilmiştir. Net bugünkü değer hesabı 2019 yılı başlangıcı esas alınarak yapılmıştır. Öngörülen arazi büyüklüğü, toplam parsel sayısı, tesis sayısı ve büyüklükleri ile altyapı planlamasına göre toplam sabit yatırım tutarı net bugünkü değer üzerinden 13.596.650 Avro olarak hesaplanmıştır. 2036 yılına kadarki işletme giderlerinin net bugünkü değeri ise 7.393.708 Avro olarak hesaplanmıştır.” Şeklinde konuştu.

“15 YILSONUNDA BAŞA BAŞ NOKTASINA GELİNMEKTEDİR”
Tanyaş son olarak şu ifadeleri kullandı: “2036 yılına kadar işletme, arsa ve kapalı alan (sosyal tesisler vb.) tahsis gelirlerinin bugünkü değeri 23.777.183 Avro olarak öngörülmüştür. Tahsis gelirinin yıllara bölünmüş taksitler halinde ödenmesi kabul edilmiştir. İşletme giderlerinin yönetim ve idari giderler kısmının yüzde 50’si ilk etapta ve kalan yüzde 50’si ikinci etapta hesaba alınmıştır. Yapılan hesaplamalara göre kamulaştırma değerleri dikkate alınmadan ücretsiz arsa tahsis edildiği varsayımıyla, 2020 yılı başından itibaren 15 yılsonunda başa başnoktasına gelinmektedir. Diğer bir deyişle yatırım maliyeti 2035 yılı sonunda karşılanmaktadır.” (ŞEHRİVAN GAZETESİ)

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*