Karaismailoğlu: Hızlı Tren Projeleri İle Çevre Dostu Ulaşımı Geliştirmeyi Hedefliyoruz

karaismailoglu hizli tren projeleri ile cevre dostu ulasimi gelistirmeyi hedefliyoruz
karaismailoglu hizli tren projeleri ile cevre dostu ulasimi gelistirmeyi hedefliyoruz

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, ulaştırma ve haberleşme alanında eksiksiz bir temel yapılandırmak amacıyla çalıştıklarını belirterek, “Hedefimiz kullandığımız ürünlerdeki yerlilik oranını ilk etapta yüzde 65 düzeyine çıkarmak.” dedi.

Karaismailoğlu, Türkiye sathında kısalan seyahat süreleri neticesinde yakıttan ve zamandan ettiğimiz tasarruf milyarlarca lirayı buluyor. Kazanan insanımız, kazanan çevremiz, kazanan ekonomimiz oluyor. Bütün bunlara ilaveten kurduğumuz demiryolu, kara yolu, deniz yolu ve hava yolu ağlarını birbirlerine günden güne daha entegre hale getirmenin yoluna gittik. Ağlarımızın birbirleriyle bağlantılı ve verimli çalışması ulaştırma sistemimizdeki verimlilik sorunlarını minimize edecektir.

Gelişmekte olan ülkelerde altyapı yatırımlarının yıllık bütçeden büyük paylar aldığını anımsatan Karaismailoğlu, nüfus, istihdam, kalkınma gibi dinamikleri ekonomik büyümeyle desteklemenin ilk basamağında altyapısal yeterliliğin sağlanması olduğunu söyledi.

“Ulaştırma ve Haberleşmeye Yatırım, Çocuklarımızın Geleceğine Yatırımdır”

Karaismailoğlu, gelişmiş ülkelerin altyapı kurulum süreçlerini büyük ölçüde tamamladığına dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Gelişmemiş ülkelerde ise altyapıya yönelik büyük hamleler gerçekleştirecek sosyal, ekonomik ve teknolojik olanaklar bulunmamaktadır. Türkiye ise gelişmemiş ülkeler örneklemini çoktan gerilerde bırakmış, gelişmekte olan ülkeler arasından gelişmişliğe doğru sağlam adımlar atmış bir konumdadır. Özellikle dünyanın ekonomik açıdan güçlenen, üretim ve ticarette söz sahibi olan Avrupa, Asya ve Afrika üçgeninin kalbinde olduğumuzu düşünerek benzersiz fırsatlarla da karşı karşıya olduğumuzu görmemiz gerekmektedir. Bu fırsatlara en güçlü şekilde hazırlanmak, çevre ülkelerin ulaşım ihtiyaçlarına da yanıt vermek ve ekonomimizi ‘lojistik’ gücümüzden gelen kazançlarla desteklemek için ulaştırma ve haberleşme alanında eksiksiz bir temel yapılandırıyoruz. Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisinden biri olmak hedefimize bu bakış açısıyla hazırlanıyoruz. Ulaştırma ve haberleşmeye yatırım, çocuklarımızın geleceğine yatırımdır. Bu konjonktürde, ‘işimizi şansa bırakmak’ ya da geçmişin düşünce tarzıyla ‘büyük devletlerin bize biçeceği rollere göre kaderimizi yaşamak’ artık bize göre değil. Bizim ‘Büyük Türkiye’ tasavvurumuz bu değil. Biz, 2023’te, 2053’te ve daha ötesinde Türkiye Cumhuriyeti’nin varoluş değerlerine sahip çıkmış, kuruluş hedeflerine ulaşmış bir Türkiye hayal ediyoruz.”

“Hızlı Tren Projeleriyle Çevre Dostu Ulaşımı Geliştirmeyi Hedefliyoruz”

Türkiye’nin stratejik hedefleri doğrultusunda pek çok projenin bir an önce hayata geçirilmesine ihtiyaç olduğunu vurgulayan Karaismailoğlu, “Öz kaynaklarımızla, kamu-özel iş birlikleriyle ve dış kaynak kullanımı gibi yöntemlerle hem nicelik hem de nitelik olarak en iyisini hayata geçirmek için gayret gösteriyoruz. Bu alternatifli çalışma yaklaşımı, hızımızı ve projelerin kalitesini artırmayı sağlıyor. Böylece geleceğe geç kalmadan, doğru zamanda yapılmış etkili yatırımlarla yolumuza devam ediyoruz.” diye konuştu.

Karaismailoğlu ayrıca şu değerlendirmede bulundu: “Türkiye sathında kısalan seyahat süreleri neticesinde yakıttan ve zamandan ettiğimiz tasarruf milyarlarca lirayı buluyor. Kazanan insanımız, kazanan çevremiz, kazanan ekonomimiz oluyor. Bütün bunlara ilaveten kurduğumuz demiryolu, kara yolu, deniz yolu ve hava yolu ağlarını birbirlerine günden güne daha entegre hale getirmenin yoluna gittik. Ağlarımızın birbirleriyle bağlantılı ve verimli çalışması ulaştırma sistemimizdeki verimlilik sorunlarını minimize edecektir.”

“Demiryollarına İstisnai Ehemmiyet Veriyoruz”

Karaismailoğlu, 21’inci yüzyılda Anadolu coğrafyası ve bütünüyle Türkiye’nin, yolcu, yük, enerji ve veri taşınmasında en üst düzey ağ ve altyapıyla donatıldığı takdirde, ekonomik, siyasi ve teknik konumunun ciddi bir tahkimatla destekleneceğini belirterek, yapılan yatırımların gelişmekte olan ülke dinamikleri ve reflekslerinin de fevkinde olduğunu bildirdi.

Yatırımları gerçekleştirirken stratejik hedefleri ve ulaşım master planı çerçevesinde alternatif ve çevreci ulaştırma türlerini planladıklarına işaret eden Karaismailoğlu, “Bunun en belirgin göstergelerinden biri demiryollarına verdiğimiz istisnai ehemmiyettir. Anadolu ve Trakya gibi demiryolu inşasının kürenin muhtelif coğrafyalarına nazaran çok da kolay olmadığı bir araziye sahip Türkiye’de, demiryollarında ortaya koyduğumuz gayret ve yakaladığımız yapım hızı aşikardır. Devlet aklı, gündelik siyasi değerlendirmelerin ötesini görmekle, ekonomik büyümenin altyapısını bugünden kurmak ve geleceğin Türkiye’sini tasarlamakla yükümlüdür.” ifadelerini kullandı.

“Yerli ve Milli Üretimde Hız Kazanıyoruz”

Yük, insan ve veri taşımacılığında kurulan tüm sistemlerin altyapısal ve üst yapısal donanımlarını ülkenin kaynaklarını kullanarak üretmek konusunda büyük çaba içinde olduklarını vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:

“Yerli ve milli üretimde hız kazanıyoruz. Son yıllarda kullandığımız ürünlerde yüzde 2’lerden yüzde 25’lere yaklaşan yerlilik oranı sağlayarak ekonomimiz açısından büyük kazanımlar elde etmiş bulunmaktayız. Bu oranı 2023 yılında yüzde 65’e çıkarmayı hedefe koyduk.

Örnek vermek gerekirse TÜRASAŞ fabrikamız, bugün tüm dünyada aranan nitelikte lokomotif, vagon ve tren setlerini üretiyor. İşletme ve sinyalizasyon programlarını yerli olarak yazabiliyoruz. Ülkemizin ihtiyaçlarını karşılarken bu ürünlerin tamamını ihraç eden ülke konumuna da geldiğimizi artık gururla söyleyebiliyoruz.”

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*